Bahçeli, partisince Erzurum’daki İstasyon Meydanı’nda düzenlenen “2023’e Yanlışsız: Aday Aşikâr, Karar Net” başlıklı mitingde konuştu.
Bölücülere, teröristlere, milliyetsizlere bırakılacak ülke ve yurtlarının olmadığını belirten Bahçeli, şöyle konuştu:
“Maalesef ve aleni biçimde görülüyor ki, CHP idaresi PKK’yla yalnızca ittifak halinde değil, bu bölücü ve cani örgütün yedeği haline gelmiştir. Şırnak’ın Uludere ilçesinin Ortasu köyünde 28 Aralık 2011 tarihinde yaşanan müessif hadisenin üzerinden geçen 11 yıl sonra helalleşme maskesi altında bölücü tezlere takviye vermek, terör örgütünün değirmenine su taşımak aymazlık ve tabansızlıktır. Kılıçdaroğlu bilhassa şunu bilmelidir ki, Türkiye’de ‘Roboski’ diye bir yer yoktur, olmamıştır, olamayacaktır.”
“İHA’ya, SİHA’ya karşı çıkan bunlardır”
Kılıçdaroğlu’nun, Yozgat’ta, Van’da ve Erzurum’da diğer, Şırnak Uludere’de ise değişik olduğunu tabir eden Bahçeli, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayıyla ilgili yeterlice sarpa sardığını aktardı.
Millet İttifakı’na değinen Bahçeli, “İttifak içinde ittifaklar yeşermekte, kulisler birbirini kovalamakta, dedikodu çarkı dönmektedir. Görünürde altı parti bir masadadır ama masanın altı yılan, çıyan kaynamaktadır. HDP, FETÖ, PKK, AB-ABD, Türk düşmanları bu masanın altında zehir imalatıyla meşgul olmaktadır. Bu masa fitne masası, hata masası, kumar masası, cehalet masası, zillet masasıdır. Terörle uğraşa ‘hayır’ diyen bunlardır. İHA’ya, SİHA’ya karşı çıkan bunlardır. ‘Mavi Vatan’daki varlığımıza karşı gelen bunlardır. ‘Suriye’de, Irak’ta, Libya’da ne işimiz var?’ diyen bunlardır. Ulusal sıkıntılara şaşı bakan bunlardır. Türkiye’yi daima kötüleyen ve kuyusunu kazan bunlardır.” sözlerini kullandı.
“Küresel provokatör” olarak tanımladığı ABD Temsilciler Meclisi Lideri Nancy Pelosi’nin, 17 Eylül’deki Erivan ziyaretine değinen Bahçeli, şöyle devam etti:
“Bir gün evvel Özbekistan’ın Semerkant kentinde toplanan Şanghay İşbirliği Teşkilatı’nın 22. Devlet Liderleri Tepesi’ne Türkiye mührünü vurmuştu. Ama ABD’nin müesses nizamı Pelosi eliyle misilleme yaptı. Rövanş için Pelosi yine alana sürüldü. Bu bayan, Erivan’daki kelamda Ermeni soykırım anıtında timsah gözyaşları döktü. Saldırgan Ermenistan’ı arkalayıp Türkiye ile Azerbaycan’ı suçladı ve dedi ki, ‘Otokrasiyle gayrette Ermenistan’ın yanındayız.’ Karabağ’da barış ve huzuru dinamitleyen, kalıcı tahlil arayışlarını sabote eden ne Azerbaycan ne de Türkiye’dir, biliniz ki hatalı sadece Ermenistan’dır. 19 Eylül’de CHP’nin geveze ve ağzı palavra saçan sözcüsü de şunları kaydetti; ‘Biz CHP olarak otokrasiden değil demokrasiden yanayız.”
“Bizim adayımız belirli, kararımız nettir”
Bahçeli, soykırımı görmek isteyen ve katliamın nasıl olduğunu düşünenlerin Erzurum’a gelip bakmalarını isteyerek, hala anlatılan acıklı ve tüyler ürperten eziyetleri, azapları, cinayetleri dinlemelerini istedi.
Ermeni çetelerinin, 1914-1922 yılı mayıs ayına kadar 518 bin 305 Müslüman Türk’ü katlettiğini anımsatan Bahçeli, “Soykırım hatasının daniskası Ermeni katillerin eliyle vatan coğrafyasında işlendi. 1915 olaylarının içyüzünü, perde ardını, asıl mahiyetini saptırmak bir sefer tarih kabahatidir, Türk milletine bühtan ve saygısızlıktır. İşte zillet ittifakı bunlara da tepkisizdir. Kendileri nedir ki, cumhurbaşkanı adayları ne olacaktır? Bizim ise adayımız aşikâr, kararımız nettir.” dedi.
Londra’da tek sıra halinde yapılan bilet denetim kuyruğuna geçip otobüse binenlerden olmayıp, Birleşmiş Milletler 77. Genel Konseyi’nde adalet, insaniyet, merhamet, siyaset ve vicdan dersi veren Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayları olduğunu söz eden Bahçeli, “O Biden ise ben Erdoğan’ım” diyen iradenin kendilerinin cumhurbaşkanı adayı olduğunu bildirdi.
Ülkenin ulusal bekası için diğer bir alternatif olmadığını söyleyen Bahçeli, “Beka, var oluştur, ulusal varlığımızın kesintiye uğramadan devamıdır. Bekamız tehlikeye girerse yok oluş kaçınılmazdır. Hatta mezarlarımızın bile talan edilmesi makus mukadderatımız olacaktır. 3. Dünya Savaşı konuşulmaktadır. Besin, göç ve güç krizi beşeriyeti kuşatmıştır. Coğrafyalar düzensizlik içinde, provokasyonlar devrededir. Rusya kısmi seferberlik ilan etmiştir. Dünya diken üstünde, bıçak sırtındadır. Soğuk Savaş bitmiştir lakin sıcak savaşlar devri açılmıştır. Nükleer silah tehdidi her gün telaşları körüklemektedir. Önümüzdeki yıllar kurşun üzere ağır olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
“Ülkemizin geleceğini teslimiyetçiler belirleyemez”
Türkiye’nin güvenliğinin, devletin ülkesi ve milletiyle parçalanamaz bütünlüğünün her şeyin önünde ve üstünde olduğunu vurgulayan Bahçeli, “Ülkemizin geleceğini teslimiyetçiler belirleyemez. Ülkemizin güvenliğini terör seviciler, emperyalizmin kuklaları tayin edemez. Yaparsak biz yaparız, Türkiye’mizi itimat, huzur, istikrar ve gelişmişlik limanına biz taşırız. Bilmeyen varsa söyleyeyim, biz milletin ruh kökü olan Cumhur İttifakı’yız.” diye konuştu.
Bahçeli, Türkiye’ye sahip çıkacaklarını, Cumhuriyet’in 100. yıl dönümünü Cumhur İttifakı’nın zaferiyle taçlandıracaklarını belirtti.
Türk milletinin, artık maskeleri düşmüş ihanet odaklarını tanıması gerektiğini lisana getiren Bahçeli, şunları kaydetti:
“Bunlar, bazen bölücü terörün sözcülüğünü yaparak masa başında uzunluk göstermektedir. Bu bedhahlar, bazen kelamda aydın, bazen yazar-çizer, bazen sivil toplum örgütü, bazen iş adamı, bazen de siyasetçi kisvesi altında kinlerini kusmaktadır. Bizim ilhamımız Samsun, Havza ve Amasya’dan sonra 26 Haziran 1919’da yollara düşüp 3 Temmuz 1919’da Erzurum’a gelen ve akabinde 23 Temmuz-7 Ağustos 1919 tarihleri ortasında ulusal bir kongre toplayan Atatürk ve Ulusal Gayret kahramanlarıdır. Biz, manda ve himayeyi reddeden inanmışlığın tarafıyız. Biz, tam bağımsızlığımızı ve ulusal bekamızı son damla kanına kadar müdafaa edecek iman ve irade gücünün tarafıyız. Biz, Misak-ı Milliyi and bilen sarsılmaz sadakatin tarafıyız. Biz, ‘ya istiklal ya ölüm’ seslenişinin tarafıyız. Biz, ‘ölürsem şehit kalırsam gaziyim’ diyen fedakarlığın tarafıyız. Türk vatanı has bahçemiz, Türk milleti baş tacımız, Erzurum, Erzincan, Gümüşhane, Bayburt, Bingöl, elbette Türkiye kara sevdamızdır.”
