Antalya Mali Müşavirler Odası İdare Şurası Lideri Sacittin Hancıoğlu, yaptığı basın açıklamasında Antalya’da son devirde emlak fiyatların ve kira artışlarına dikkat çekti.
Hancıoğlu; “Son 3 yıl evvel 600 bin TL olan bir daire, 5 milyonun üzerine çıktı. Bu durum, emlak fiyatlarını da artırıyor. Bilhassa öğrenciler, burada yaşayan halk için artık konut erişilemez hale geldi. Bu noktada dışsal ve içsel krizler kentleri farklı etkiliyor” dedi.
‘BURADA YAŞAYAN HALK İÇİN ERİŞİLEMEZ HALE GELDİ’
Sözcü’den İsmail Akın’ın haberine nazaran “Ülkemiz bilhassa komşu ülkelerdeki çatışmalar nedeniyle, önemli oranda dış göç alıyor” diyen Hancıoğlu, “Özellikle öğrenciler, burada yaşayan halk için artık konut erişilemez hale geldi. Bu noktada dışsal ve içsel krizler kentleri farklı etkiliyor” dedi.
“Özellikle Antalya bir taraftan hem alımlı oldu hem de burada yaşayanlar için çok önemli konuta erişim sorununu gündeme getirdi” diyen Hancıoğlu, “Dünyada en yüksek enflasyonuna sahip ülkelerden birinin vatandaşları olarak haftalardır gözümüz kulağımız 2023 minimum ücretindeydi” diye konuştu.
“Tabii bu artışı yalnızca taban fiyatlı değil; patron, firmalar hatta taban fiyattan yüksek kazananlar da merak ediyordu. Fiyat net 8 bin 500 lira olarak açıklandı. Bu da yaklaşık yüzde 55’e yakın bir artışa denk geliyor” diyen Hancıoğlu, şöyle dedi:
“Matematikle ortası makûs olmayan herkes bilir ki öteki fiyatların bu kadar artmaması fiyatların taban fiyata yakınsaması manasına geliyor. Bu duruma kamu çalışanları isyan etti ve refah hissesi talepleri yinelendi.”
‘ANTALYA’DA BİR DÖNÜŞÜM GÜNDEME GELEBİLİR’
Kentin çok fazla göç aldığını söyleyen Hancıoğlu, “Orta ve faal yaş kümesi elbette burada tutunmaya çalışacak. Kendi bildiği işlerde çalışacak ya da kendi işini yaratıp, yeni bölümlerin oluşmasına da fırsat oluşturabilir. Ekonomik manada Antalya’da bir dönüşüm gündeme gelebilir. Şu anda bu türlü bir dönüşüme başlanmış durumda” dedi.
“Özellikle yabancıların tercih ettiği Hurma- Sarısu bölgelerine gittiğimizde, birçok küçük firma açıldığını görüyoruz” diyen Hancıoğlu, şöyle devam etti:
“Yazılım Mühendisliği, Konut dokumacılık yahut estetik üzere bahislerde farklı imkanları gözlemleyebiliyoruz.
Bu kadar çok gelen küme bir bölümde çalışacak ve sektörel dönüşümü de beraberinde getirebilecek.
GENÇ NÜFUSU KAYBETME RİSKİ
Eğer konuta erişim, yaşanabilirlik ve hayat kalitesi manasında mahallî halk erişemezse; mevcut genç nüfusumuzu da kaybedebilme riskini barındırır.
Burada yaşayanların hayat kalitesini artırarak, konuta erişilebilirliğini sağlamak öbür dalları de etkileyecektir.
Aynı vakitte genç nüfusu burada da tutabilecektir ki; biz de gelecekte bu noktada daha sürdürülebilir bir kent olabiliriz. Kendi mahallî kültürümüzü ve mahallî halkımızı da kaybetmeden farklılıklarımızla büyüyelim.”
