İstanbul Sanayi Odası (İSO) Lideri Erdal Bahçıvan, açıklanan üçüncü çeyrek büyüme datalarının Türkiye iktisadının dinamizminin bir göstergesi olarak değerlendirirken, nitelikli büyümenin korunması için GSYH içinde sanayi büyümesinin hissesinin arttırılması gerektiğini bildirdi.
Son devirlerde endüstriden ve sanayi ihracatından güçlü bir halde beslenen büyüme oranlarında, yurtdışı kaynaklı gelişmeler başta olmak üzere, farklı olumsuz nedenlerden kaynaklanan bir ivme kaybı olduğunu gözlemlediklerini belirten Bahçıvan, şunları kaydetti:
“Bu ivme kaybını, bilhassa İSO Türkiye İmalat PMI datalarının son aylardaki bariz düşüşünde de maalesef açıkça görmekteyiz. Yeniden de açıklanan üçüncü çeyrek büyüme datalarını Türkiye iktisadının dinamizminin bir göstergesi olarak değerlendirirken, nitelikli büyümenin korunması için GSYH içinde sanayi büyümesinin hissesinin arttırılması gerektiğinin altını çizmek isteriz. Ayrıyeten, bu olumsuz periyotta bile endüstrimizin yatırım gereksiniminin ve sanayicimizin yatırım motivasyonunun hala epey yüksek olduğunu hatırlatmak istiyorum. Böylesine değerli bir iklim bahtını ve fırsatını, ülkemizin geleceğine yönelik olarak olumlu kıymetlendirmemiz gerektiğini bilhassa vurguluyorum.”
DEİK: Türkiye için resesyon ihtilami zayıf
Dış Ekonomik Bağlantılar Heyeti (DEİK) Lideri Nail Olpak, global risklerin ve resesyonun konuşulduğu bir ortamda dahi yüzde 3,9’luk büyüme gösteren Türkiye’nin bir kere daha dünyadan olumlu ayrışmayı başardığını belirterek, “Dolayısıyla yılın üçüncü çeyreğindeki büyüme verisi, Türkiye açısından resesyon ihtimalinin de bir epey zayıf olduğunu dayanaklar nitelikte” değerlendirmesini yaptı.
DEİK’ten yapılan açıklamada Olpak yatırımlarda göze çarpan ufak bir daralma dışında tüm alt kalemlerin büyümeye olumlu katkı yaptığına dikkat çekti.
İnşaat hariç tüm kesimlerin müspet büyüme göstermesinin bedelli olduğunu vurgulayan Olpak, “Açıklanan bu olumlu bilgi, 2022 büyümesinin yüzde 5 civarlarında gerçekleşmesinin mümkün olduğunu gösteriyor” görüşünü savundu.
İTO: Ekonomin dinamizmi sürdüryor
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Lideri Şekib Avdagiç, üçüncü çeyrek büyüme datalarına ait, “Yıllık yüzde 3,9’luk büyüme, dünyadaki resesyon sinyaline rağmen ekonomimizin dinamizmini sürdürdüğünü gösteriyor” yorumunu yaptı.
Avdagiç, toplumsal medya hesabından yaptığı değerlendirmede, “Büyümede iç talebin öne çıktığını, dış talebin ise hudutlu halde olumlu katkı vermeyi sürdürdüğünü” lisana getirdi.
MÜSİAD: Türkiye dış şoklara karşı dayanıklı
Müstakil Endüstrici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Lideri Mahmut Asmalı, üçüncü çeyrek büyüme bilgilerine ait, “Millî ekonomimizin üretim, ihracat ve istihdam odaklı büyüme sürecinin önümüzdeki devirde de süreceğine yürekten inanıyoruz” tabirlerini kullandı.
MÜSİAD’dan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Asmalı, “Salgın sonrası tedarik zincirlerinde yaşanan problemlerin şimdi tam manasıyla bertaraf edilemediği bir periyotta patlak veren Rusya-Ukrayna Savaşı, toparlanma evresindeki global ekonomik konjonktürü hayli olumsuz etkilemiştir. Gelişmiş ülkelerde resesyon ve stagflasyon senaryolarının konuşulduğu böylesi güçlü bir ortamda ekonomimizin büyümeye devam etmesi, Türkiye’nin dış şoklara karşı bağışıklığını ne kadar güçlendirdiğinin bir ispatıdır” dedi.
ATO: Türkiye’nin bağışıklığı güçlü
Ankara Ticaret Odası (ATO) İdare Konseyi Lideri Gürsel Baran, Türkiye iktisadının Temmuz-Eylül periyodunda yüzde 3,9 büyüdüğünü belirterek, “Küresel iktisatta büyümenin yavaşladığı, resesyon tehlikesinin sürdüğü bu devirde Türkiye’nin büyüme performansını muhafazası, bağışıklığının güçlü olduğunun göstergesidir” sözünü kullandı.
Baran büyüme datalarına ait değrelendirmesinde, “Dünya ekonomisindeki yavaşlamanın Türkiye iktisadına ivme kaybettirmesi kaçınılmaz görünüyor. Bu gerçeği göz gerisi etmemek gerektiği üzere karamsar tablo çizmek de gerçek değil. Türkiye iktisadı aslında gerçek bir rotada gelişimini sürdürüyor. Bu süreçte katma kıymetli üretimi teşvik etmek, bunu sağlayacak yatırımları desteklemek, büyümenin devamlılığına katkı sağlayacaktır. Dinamik gerçek dalı, basiretli idaresi ve insan kaynağıyla Türkiye’nin önü açıktır” dedi.
