ANKARA (DÜNYA) – Türk Kardiyoloji Derneği Kalp Yetersizliği Çalışma Kümesi Lideri Doç. Dr. Hakan Altay, kalp yetersizliğinin üniversal bir salgın olarak kabul edildiğini hatırlatarak, hastalığın görülme sıklığının yaş ilerledikçe arttığının altını çizdi. Nüfusun yaşlanmasıyla hastalığın görülme sıklığının artmasının da sözkonusu olduğunu belirten Altay, “Kalp yetersizliği hayat uzunluğu tedavi ihtiyacı, sık hastaneye yatma gereksinimi, çoklu ilaç tedavisi ihtiyacı, komplike ve değerli aygıt tedavisi uygulamaları nedeniyle hasta, hasta yakınları, sıhhat çalışanları ve de tıpkı vakitte sıhhat iktisadı üzerine çok büyük yük getirmektedir” diye konuştu.
Yaşlanmanın değerli bir etken olduğunu belirten Altay şunları kaydetti: “Tüm dünyada çığ üzere büyüyen bir hastalık olan kalp yetersizliği, hem gelişmiş hem de gelişen ülkelerde giderek artıyor. Bunun en kıymetli nedenlerinden biri, toplumların yaşlanmasıdır. Yaş ilerledikçe, kalp yetersizliği görülme oranı artış göstermektedir. Toplumda kalp yetersizliği görülme oranı yüzce 2-3’ken, 40 yaş sonrası bu oran yüzde 20’ye, 70 yaş sonrası yüzde 10’a, 80 yaş sonrası ise yüzde 15-20’lere çıkmaktadır. Ülkemizde yaşlı nüfus giderek artmaktadır. Önümüzdeki 10 yıl içinde de iki kat daha fazla artması beklenmektedir. Bugün Avrupa ülkelerinde 15 milyon, Amerika Birleşik Devletleri’nde 6 milyon, ülkemizde ise 3 milyon kalp yetersizliği hastasının olduğu kestirim edilmektedir. Sorun çok büyük boyutlarda olmasına karşın toplum ve sıhhat çalışanları ortasında farkındalığı azdır”.
Bireylerin sağlıklı beslenmesi, hareketlilik üzere kalbi koruyan ögelere dikkat etmesi gerektiğini belirten Hakan Altay, obezite oranının yüzde 30’lara çekilmesi halinde 44 bin kalp yetersizliği hadisesinin önlenebileceğinin kestirim edildiğini vurguladı. Bu hastalığa odaklanmış merkezler kurulmasını öneren Altay, “Mükemmel Kalp Yetersizliği Merkezleri ve bu merkezlerde görevlendirilmiş ‘kalp yetersizliği uzmanları ve hemşireleri’ ile hastalarda çok hoş sonuçlar alınabilmektedir. Kalp yetersizliği çalışma kümesi olarak, bu hastalığın ehemmiyetine dikkat çekmek ve başta sıhhat çalışanları olmakla birlikte, siyasetçileri, sıhhat sanayisini ve en değerlisi de tehdit altında olan halkı harekete geçirmek için farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz” dedi.
