BURSA (DÜNYA) – Uludağ Dokuma İhracatçıları Birliği (UTİB), bu yıl 35’incisi düzenlenen Premiere Vision New York Fuarı’na 11’inci defa ulusal iştirak tertibi düzenledi. 16-17 Temmuz tarihlerinde gerçekleştirilen Amerika’nın en kıymetli dokumacılık fuarlarından biri olan Premiere Vision New York Fuarı’na katılan Türk firmalar, ABD’li yatırımcılar başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından gelen iş beşerlerine Türk dokuma dalının küresel pazardaki güçlü imajını bir sefer daha gözler önüne serdi. 26 Türk dokuma firması yer aldığı fuarda kumaştan aksesuara, deriden hazır giysi ve tasarım eserlerine kadar birçok eser ve eser kümesini sergilendi.
Dünyanın dört bir yanından ziyaretçi, iştirakçi ve alıcıların ağır ilgi gösterdiği fuarda, küresel moda markalarının üst seviye yöneticileri ile UTİB üyesi firmalar ikili görüşmelerde bir ortaya getirildi. Dokumacılık kesiminin global önderleri ile moda profesyonellerini bir ortaya getiren fuarda 2019-2020 sonbahar/kış dönem trendlerinin belirlenmesinde kıymetli rol oynuyor.
“Türk dokumacılığı üretim, tasarım ve ihracatta öncü”
UTİB İdare Heyeti Lideri Pınar Taşdelen Engin, fuarın her yıl olduğu üzere bu yıl da Türk dokuma bölümünün güç birliğine sahne olduğunu söyledi. Engin, “Türk iktisadının en kıymetli rekabet avantajlarından birini oluşturan Türk dokumacılık dalı, üretim, tasarım ve ihracatta öncü olma özelliğini sürdürüyor. Dokuma ihracatı yaptığımız ülkeler ortasında birinci sırada İtalya, ikinci sırada Almanya ve üçüncü sırada da ABD yer alıyor. ABD’nin dokuma ihracatında değerli bir pazar olma özelliğinin sürdürülebilmesinin yanı sıra yeni pazar arayışına sürat kesmeden devam eden kesimimiz için Premiere Vision Fuarı büyük kıymet taşıyor” dedi.
“Ar-Ge ve inovasyon ile Türk dokumacılığı kıymetli bir pozisyona ulaştı”
Tekstil ve hazır giysi kesiminin üretim yapısı ile dünyada en fazla kelam sahibi olan kesimlerden biri olduğunu belirten Engin, “Türk dokuma ve hazır giysisi, maliyete dayalı olarak gelişmekte olan ülkeler kümesindeki rakipleriyle değil de Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve yüksek teknolojiyle üretim için yatırım bütçeleri çok yüksek olan gelişmiş ülkelerle de rekabet eden bir pozisyona ulaştı. Avrupa ve Amerika üzere rekabetin çok ağır olduğu pazarlara da bölümümüz muvaffakiyetle ihracat yapıyor. Avrupa’nın en büyük dokuma üreticisi ülkeleri ortasında başarımızı ve tezli durumumuzu koruyoruz. Ayrıyeten savunma teknolojilerinden, rüzgâr gücüne kadar ileri teknoloji gerektiren birçok alanda dayanıklılığı ve hafifliğinden ötürü tercih edilen teknik dokuma konusunda da ülke olarak gerekli bilgi ve deneyime sahibiyiz. Bu mevzudaki çalışmalarımızı daha da ileriye taşıyarak Türkiye’nin dokuma kesimindeki hissesini daha da artıracağız. Tasarım, moda ve teknik dokumacılık alanında kıymetli atılımlar yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
“Türk dokumacılığı trendleri ile dünyada takip edilen bir sektör”
Tekstil ve hazır giysinin Türkiye’nin en güçlü kesimi olduğunu vurgulayan Engin, “Türk dokumacılığı trendleri ile dünyada takip edilen bir bölüm. Türk dokuma fuarlarında da buna şahit oluyoruz. Dünyanın dört bir yanından gelen kesim profesyonelleri tarafından fuarlarımız epey ilgi görüyor. Bu sayede de ülkemizde düzenlediğimiz dokuma fuarlarında değerli ticaret hacimleri oluşuyor” formunda konuştu.
