Memur-Sen Genel Lideri Ali Yalçın, kamu çalışanlarının toplumsal ve mali haklarının belirleneceği 5. devir toplu kontrat görüşmelerine dair, “Kamu çalışanına enflasyon sayılarının bile altında yapılan teklifi biz asla kabul edemeyiz.” dedi.
Yalçın, Memur-Sen Genel Merkezinde basın mensuplarıyla bir ortaya geldiği toplantıda, gündeme ait açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
5. devir toplu kontrat görüşmelerinin 1 Ağustos prestijiyle başlayacağını belirten Yalçın, 3 milyon memur ile 2 milyon memur emeklisinin mali ve toplumsal haklarının bu görüşmelerde belirleneceğini vurguladı.
Görüşmelerin memur ve memur emeklilerinin aileleri de dikkate alındığında yaklaşık 20 milyon vatandaşı yakından ilgilendirdiğini söz eden Yalçın, bunun da nüfusun dörtte birine denk geldiğini söyledi.
Yalçın, 5. periyot toplu mukavele görüşmelerinde pazarlık masasına taşıyacakları mali ve toplumsal talepleri belirlemek için Konfederasyon bünyesinde istişare süreçleri başlattıklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Şu an istişare süreçlerimiz işliyor. Sayı paylaşacak evrede değiliz. Dört kademeli bir istişare sürecimiz olacak. 20 Temmuz prestijiyle ana çerçeve çizilmiş ve 24 Temmuz’da da son halini vermiş olacağız. Bizim bu teklifimiz kamu vazifelileri için düzgünleştirme paketi niteliğinde olacak. Teklif içerisinde genel teklifler, hem toplumsal hem de mali hakları kapsayacak. Sayılarla ilgili istişare ettiğimiz oranlar var lakin bunu teşkilatımızla istişare etmedik. Onun için kamuoyuyla paylaşacak düzeyde değil.”
“Rakamın düşük olduğunu biz de düşünüyoruz”
Gerçekleşen enflasyon, döviz kurlarında oynamalar ve temel tüketim malarına gelen artırımlar dikkate alındığında memurun alım gücünün düştüğünü söz eden Yalçın, “Bu nedenle bizim sunacağımız teklif bir düzgünleştirme paketi teklifi niteliğinde olacak. Hükmetten de buna öteki kesimlere ait açıkladığı paketler üzere yaklaşıp, bu manada kamu vazifelilerinin beklentilerini karşılayacak bir teklif getirmesini bilhassa istiyoruz.” dedi.
Yalçın, hükümetin 2019 Devri Kamu Kısmı Toplu İş Mukavelesi kapsamında kamu personeline 2019’un birinci altı ayında yüzde 5, ikinci altı ayında yüzde 4 artırım teklif ettiğini anımsatarak, şöyle konuştu:
“Türk-İş’in bu manadaki açıklamasını da itinayla takip ettim. Onların teklife sıcak yaklaşmadığını, yaklaşmaması gerektiğini, bu sayının düşük olduğunu biz de düşünüyoruz. Münasebetiyle burada hükümetin bahse ait yeni ve kabul edilebilir yaklaşımlarla teklifini sunması gerektiğini biz de buradan temenni ediyoruz. Memurlar olarak biz bu süreci adım adım takip ediyoruz. Kamu emekçisine enflasyon sayılarının bile altında yapılan teklifi biz asla kabul edemeyiz. Düzgünleştirmeye yönelik bir artırım, gerçekleşen enflasyon sayılarının üzerinde olan zamdır. O yüzden refah hissesini son derece önemsiyoruz. Artırım artı enflasyondan fazla, enflasyon artı artırım burada değerlidir.”
“Toplu mukavele masasının yapısı değişmeli”
Bir soru üzerine Yalçın, kamu emekçisine emsal oranlardaki teklifin kendilerine yapılması halinde ortaya koyacakları refleksin kamuoyunca bilindiğini lisana getirerek, şunları söyledi:
“2011’deki süreçte iş bırakmayı gerçekleştirdik. Masadan beklentimiz karşılanmadığında elimizin güçlü olduğu kısımlar var. Uzlaşının devam etmesi noktasında hakeme götürme süreci var. Peşindenden gerekirse örgütlü yapı olarak kitlesel olarak sesimizi yükseltiriz. Ben bunlara gerek kalmayan bir toplu mukavele süreci temenni ettiğimi lisana getirmek istiyorum.”
Toplu mukavele masasının yapısının da değişmesini isteyen Yalçın, toplu kontrat görüşmelerinde yetkili konfederasyon dışındaki konfederasyonların varlığının memurların pazarlık gücünü daha da artırmadığını söz etti.
“3600 ek göstergenin kapsamı genişletilmeli”
Başka bir soru üzerine Yalçın, toplu mukavele masasında 3600 ek gösterge taleplerini de bir defa daha lisana getireceklerini kaydederek, taleplerinin 3600 ek göstergenin kapsamının genişletilmesi olduğunun altını çizdi.
Devlet İşçi Başkanlığının (DPB) kamu çalışanları açısında değerli bir kurum olduğunu belirten Yalçın, DPB’nin Çalışma Genel Müdürlüğü bünyesine alınmasının kabul edilebilir olmadığını söyledi.
Yalçın, Cumhurbaşkanlı Hükümet Sistemini siyasi istikrar açısında önemsediklerini ve bu sistemi desteklediklerini anımsatarak, sistemin aksayan taraflarının olduğunu, bunların gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Memur-Sen’in 15 Temmuz’daki hain darbe teşebbüsüne birinci reaksiyon veren konfederasyon olduğunu lisana getiren Yalçın, 15 Temmuz gecesi Memur-Sen ailesinden 4 kişinin şehit, 50’den fazla kişinin de gazi olduğunu anımsattı.
Aliya İzzetbegoviç’in “Hangi soykırım unutulursa o tekrar ediyor demektir” kelamlarını aktaran Yalçın, Srebrenitsa’da 1995’te yaşanan soykırımda hayatını kaybedenlere rahmet diledi.
Kaynak: AA
