CHP’li Ayhan Barut, “Marmara’da 1999 yılında meydana gelen zelzeleden sonra yaraları sarmak için, faal tedbir almak için 75 milyar para toplandı. Bu 75 milyar nerede?” dedi.
TBMM Genel Şurası’nda, bugün, CHP Kümesi’nin; “depreme karşı tedbir alınması, sarsıntı toplanma alanlarının tespiti, gerekli bölgelere toplantı alanları yapılması, eksikliklerin giderilmesi, zelzeleye dayanıklılığı bulunmayan binaların saptanması” için verdiği Meclis Araştırma Önergesi’nin gündeme alınması önerisi görüşüldü. CHP Kümesi’nin önerisi, AK Parti ve MHP milletvekillerinin oyları ile reddedildi.
CHP’nin önerisi üzerine konuşan CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, teklif üzerinde yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“75 MİLYAR NEREDE?”
“Ne yazık ki ülkemiz yüzölçümünün yüzde 42’si birinci zelzele nesli bölgesindedir. Bu gerçeğe karşın kâfi ve aktif tedbir alınmadığı için yıllar içerisinde meydana gelen zelzelelerde büyük acılar yaşadık, hala de yaşamaya devam ediyoruz.
Bu zelzelelerde yaşanan can ve mal kayıpları ülkemizin sarsıntıya hazır olmadığını çok acı bir biçimde göstermiştir.
Marmara’da 1999 yılında meydana gelen ve büyük can kaybı ve büyük yıkıma neden olan bu sarsıntıdan sonra yaraları sarmak için, faal tedbir almak için çıkarılan, herkesin zelzele vergisi olarak bildiği düzenleme kapsamında bugüne kadar 75 milyar para toplandı.
Buradan soruyorum: Bu 75 milyar para nerede? Bu paranın akıbeti ne oldu? Bu parayı kimlere, nerelere, nasıl harcadınız? Bu mevzuda mutlak surette Meclise, şanlı millete hesap vermek zorundasınız.”
“100 BİNDEN FAZLA İNSANIMIZI KAYBETTİK”
“1939 Erzincan zelzelesinden 1999 Marmara sarsıntısına kadar geçen müddette 100 binden fazla insanımızı kaybettik.
Eğer faal bir tedbir alınsaydı, bugüne kadar kâfi adımlar atılsaydı biz, 17 bin 480 canımızı yitirdiğimiz 1999 sarsıntısından sonra Ege sarsıntısı nedeniyle İzmir’de 117 yurttaşımızı, Elâzığ’da 41 vatandaşımızı tahminen de kaybetmeyecektik; canlarımız solmayacak, büyük hasar almayacaktık.
Deprem gerçeğine rağmen faal tedbir alınması ve harekete geçirilmesi için yaptığımız çağrılarımız maalesef karşılıksız kalıyor, büyük acı ve yıkıma yol açıyor. Zelzelelerle ilgili tedbir yerine yeşil alanların imara açıldığını, sarsıntı alanında kullanılacak toplanma alanlarının da ranta kurban edildiğini iktidarınız devrinde görüyoruz.
Depremle ilgili verdiğimiz kanun tekliflerimiz reddediliyor, soru önergelerimiz cevapsız kalıyor, araştırma önergelerimiz ise Meclisin tozlu raflarında maalesef bekletiliyor.”
“SİYASETİN MATERYALİ OLMAMALI”
“Deprem konusu siyasetin gereci olmaz, olmamalıdır da. Bu acı gerçek karşısında bile AKP iktidarı oralı olmuyor ve acılara göz yumuyor. Herkesin bildiği bir gerçek var ki zelzele ve başka doğal olaylar insan eliyle afete dönüşmektedir.
Bugün ülkemizin 18 kentinde, 502 mahalle ve köyünde, 80 ilçemizde yüzlerce yerleşim yerlerimiz direkt fay sınırları üzerinde bulunuyor. Bu acı gerçekle zelzelede daha büyük acıların yaşanabileceğini, felaketin yaşanabileceğini gösteriyor.”
“MECLİS’İ VAZİFEYE ÇAĞIRIYORUZ”
“Buna karşın İzmir sarsıntısından sonra kurulan Meclis Zelzele Kurulunda tam 522 sayfalık bir rapor hazırlandı. Bu raporda 268 unsurluk teklifler yer alıyordu. Meclis Başkanlığına sunulan sonuncu raporun gereği neden yapılmadı, neden yapılmıyor? Raporlar kâğıt üzerinde neden kalıyor?
Öneriler hayata niçin geçmiyor, niçin olumlu bir adım atmıyorsunuz? Zelzelelerde daha fazla can kaybı olmasın, ocaklar sönmesin, çocuklar anasız, babasız kalmasın istiyoruz. Zelzelelerin değil ihmalin öldürdüğünü de biliyoruz. Meclisi, şanlı Meclisi misyona çağırıyoruz.”
“BUGÜNDEN TEZİ YOK HAREKETE GEÇELİM”
“Derhâl sarsıntıya karşı faal bir hareket planı hazırlanması, zelzele toplanma alanlarının yapılması, hasarlı binaların tespiti ve yıkılıp tekrar güçlü hâle getirilmesi, mevcut yapı stokunun güzelleştirilmesi, onarılması, güçlendirilmesi için bugünden tezi yok harekete geçelim.
Siyasi ayrım gözetmeksizin herkes elini taşın altına koysun, unutmayalım ki mümkün bir sarsıntıda ihmaller sonucunda çok sayıda can hayattan kopartılacaktır. Burada zelzeleye karşı tedbir alıp harekete geçmeyen herkes sorumlu olacaktır.”
