Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Ekonomik ve Ticari İş birliği Daimi Komitesi (İSEDAK) 38. Toplantısı Açılış Programı’nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Dünyanın neresinde bir zulüm varsa çatışma varsa açlıktan ve susuzluktan ölen saf varsa vebali hepimizin üzerinedir” diyerek İslam dünyasına ”Zulme sessiz kalmayın” davetinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasıdan öne çıkan ayrıntılar şöyle:
Bizler paylaşmanın rahmetine, dayanışmaya inanan bir medeniyetin mensuplarıyız. Dillerimiz, kökenlerimiz farklı olsa da birebir büyük ailenin üyesiyiz. Dünyanın neresinde bir zulüm varsa çatışma varsa açlıktan ve susuzluktan ölen günahsız varsa vebali hepimizin üzerinedir. Her ailede olduğu üzere fikir ayrılıkları doğabiliyor.
İslam ümmeti olarak bizim kardeşliğimiz, her türlü uyuşmazlığın, her türlü fikir ayrılığının üstesinden gelecek güce ve dirayete sahiptir.
Rusya-Ukrayna savaşının sonlandırılması için birinci günden itibaren ağır çalışma yürüttük. Karadeniz üzerinden tahıl koridoru ve esir takasını hayata geçirerek diplomatik tahlilin mümkün olduğunu gösterdik. 11 milyon tonu aşkın tahılın Karadeniz üzerinden sevkini gerçekleştirdik. 19 Kasım’dan itibaren 120 gün uzatılmasını Afrikalı kardeşlerimizin derdini bir nebze olsun azaltacağına inanıyoruz.
Tedarik zincilerindeki kırılmara hala kalıcı tahlil bulunmadı. Faizleri yükselterek enflasyonu denetim altına alma uğraşları şimdi beklenen etkiyi veremedi. Hayat pahalılığının sebep olduğu ekonomik sebeplerden hepimiz etkileniyoruz. Bu süreci başarılı bir formda yürütsek de zorlukları biz de hissediyoruz.
Batı’ya tepki
Batılı siyasetçilerin oy devşirmek, başarısızlıklarını örtmek için sıkça İslam aksiliğine başvuruyor. Lafa gelince mangalda kül bırakmayanlar problem Müslüman bayanlar olunca en faşist uygulamaları devreye almaktan çekinmiyor.
Yunanistan’daki Müslüman Türk azınlığına yönelik haksız ve hukuksuz uygulamalar artarak devam ediyor. İslam ümmetinin ayrılmaz kesimi Kıbrıs Türkleri’nin maruz kaldığı ayrımcılıklara karşı takviye vereceğinize inanıyorum.
Suriye’nin çatışma, insani kriz, terör sarmalından kurtulması için İslam ülkeleri daha güçlü irade koymalı siyasi tahlil gayretlerine faal dayanak vermelidir”
Zorlu salgın periyodunda toplumsal yardımlaşmanın ne kadar değerli olduğunu deneyim ettik. Bizden talepte bulunan 160 ülkeye tıbbi yardım materyali gönderdik.
Türkiye insani pahaların sınandığı bu sıkıntı günlerde elindeki imkanları gereksinim sahipleri ile paylaşmıştır.
Rusya-Ukrayna ortasındaki savaşın sona erdirilmesi için birinci günden itibaren ağır bir çalışma yürüttük.
Karadeniz üzerinden tahıl koridoru ve esir takası muahedesi ile diplomatik tahlilin mümkün olduğunu gösterdik.
Salgınla başlayan, güç emtia fiyatlarındaki artışla devam eden kriz yeni bir boyut kazanarak devam ediyor.
Dünyada faizleri yükselterek enflasyonu denetim altına alma gayretleri şimdiye kadar sonuç vermedi.
İslâm ümmetinin ayrılmaz bir modülü olan Kıbrıs Türklerinin maruz kaldığı ayrımcılıklara karşı dayanak vereceğinize inanıyorum.
Terör örgütlerinin kalleş hücumlarına vatandaşlarımıza kurban verdik.
Ölen her bir günahsızın kanı, terör örgütlerini yasallaştırmaya çalışanların eline bulaştırmıştır.”
